“`html
Halkbank Gençİz Zirvesi’nde Türkiye’nin Teknoloji ve İnovasyon Atılımları Konuşuldu
Halkbank’ın düzenlediği Gençİz Zirvesi’nin açılışına Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ile Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan ve birçok davetli katıldı.
Zirvede bir konuşma yapan Kacır, Türkiye’nin son 22 yılda önemli bir hızla milli teknoloji hamlesi sürecinde ilerlediğini vurguladı. Bu hamlenin, Türkiye’nin kritik teknolojileri yerli ve milli kaynaklarla geliştirebilmesinin anahtarı olduğunu belirtti.
Kacır, “Türkiye’nin ihtiyacı olan her şeyi kendi insan kaynaklarıyla, alın teri ve akıl teri ile şekillendirebilme yolculuğu milli teknoloji hamlesidir. Nihayetinde, Türkiye, yüksek teknolojiyi rekabetçi bir şekilde üretebilen ve bunu dünya pazarına sunabilen bir ülke haline geliyor,” dedi.
Türkiye’de son iki on yılda sıfırdan bir inovasyon ekosistemi inşa ettiklerini kaydeden Kacır, şu bilgileri paylaştı:
“Bugün Türkiye’de 104 teknopark mevcut. 2000’li yılların başında yalnızca iki teknopark ve bu parklarda 56 firma vardı. Şimdi 11 bin şirketin faaliyet gösterdiği 104 teknopark bulunuyor. Türkiye genelinde 1,600’den fazla AR-GE ve tasarım merkezi bulunmakta ve farklı şehirlerde kuluçka ve hızlandırma merkezleri açılmaktadır.”
Türkiye’nin yüksek teknoloji ihracatı 9 milyar doları aşmışken, 208 üniversite ile güçlü bir araştırma altyapısına sahiptir. Araştırma geliştirme harcamalarımız, milli gelirimizin toplamında yüzde 0,5’ten 1,3’e yükseldi. Yıllık AR-GE bütçemiz ise 1,2 milyar dolardan 16 milyar dolara yükseldi.”
Bakan Kacır, Türkiye’nin AR-GE insan kaynağının 29 binden 291 bine çıktığını ifade ederek, “Araştırma geliştirme çalışmalarının liderliğini artık Türk özel sektörü üstleniyor. Bu sektör, toplam AR-GE harcamalarının yüzde 60’ından fazlasını karşılıyor. Bilimsel araştırma kapasitemiz beş kat arttı. 2000’li yılların başında yılda sadece 414 patent başvurusu yapılırken şimdi yıllık 8,600’den fazla patent başvurusu yapılmaktadır. Bu gelişmelerle Türkiye, üretim yapıyor ve ürünlerini ihraç ediyor,” şeklinde konuştu.
Bugün 262 milyar dolarlık bir ihracat gerçekleştiren Türkiye, dünya ticaretindeki payını binde 5’ten yüzde 1’e çıkardı. Kacır, bu konuyu şöyle açıkladı:
“Artık dünya ticaretinde Türkiye’nin ağırlığı oldukça arttı. Türkiye, 30 yıl öncesine göre büyük bir sıçrama yaptı. Çeşitli ürünleri, Çin’den Orta Avrupa’ya kadar geniş bir coğrafyaya rekabetçi bir şekilde ihraç edebiliyoruz.”
“Biz, yalnızca yer altı zenginlikleriyle değil, aynı zamanda yurt içinde daha fazla petrol ve doğal gaz keşfi yaparak zenginleşmeyi amaçlıyoruz.”
“TÜRK FİRMALARI, DÜNYA SAVUNMA HAVACILIK SEKTÖRÜNDE ÖNEMLİ BİR YER EDİNDİ”
Kacır, Türkiye’nin salgın sonrası üretim kapasitesini artırdığını belirtti ve Almanya’nın üretim gücündeki düşüşe karşılık Türkiye’nin bu gücü yüzde 20 oranında artırdığını ifade etti.
Güneş paneli üretiminde Avrupa’da önde gelen ülke olduklarını belirten Kacır, “Beyaz eşya alanında lideriz, dünyada ise ikinci sıradayız. Ticari araç üretiminde Avrupa’nın birincisiyiz. Çimento ve demir çelikte de en iyi iki ülke arasındayız,” diye konuştu.
Askeri insansız hava aracı üretiminde Türkiye’nin dünya lideri olduğunu vurgulayan Kacır, ülkenin otomotiv, kimya ve makine ihracatının 25 ile 30 milyar dolar arasında olduğunu belirtti.
Kacır, bu yıl savunma ve havacılık ihracatının 7 milyar dolara yaklaşacağını da ekleyerek,
“Dünyanın en başarılı savunma havacılık firmaları arasında Türk firmaları da artık yer alıyor. Amacımız bu alandan edindiğimiz deneyimi tüm sanayi kollarına yaymak,” şeklinde konuştu. Togg’un, 2018’de Türk özel sektörünün bir girişimi olarak ortaya çıktığını hatırlatan Kacır, “Togg, 1,5 yılda elektrikli araç pazarında Türkiye’de birinci konuma geldi,” diye sözlerine ekledi.
“TÜRKİYE, UYDU GELİŞTİRMEDE YURT DIŞINA BAĞIMLILIKTA BULUNMUYOR”
Bakan Kacır, “Türkiye’ye inananlar ve ülkenin geleceğine güvenenler var, bir de bu heyecanı paylaşamayanlar bulunuyor. Ancak bu duygu ve coşkumuzdan vazgeçmeyeceğiz. Türkiye, büyük projelere imza atacak.” dedi.
Kacır, Türkiye’nin teknolojik atılımlarını ve batarya üretiminden güneş hücrelerine kadar birçok alanda yatırımları harekete geçireceğini belirtti:
“Hedefimiz, 2030 yılına kadar Türkiye’den 100 bin teknoloji girişiminin çıkması ve bunlardan 100’ünün unicorn düzeyine ulaşmasıdır.”
Uzay faaliyetlerinin de stratejik olduğu vurgulandı. Kacır, “Uçak ve akıllı füzelerin belirlenmesi için uydulardan yararlanıyoruz. Bu alanda atacağımız adımlar, Türkiye’nin geleceği açısından büyük önem taşıyor,” ifadesini kullandı.
Türkiye Uzay Ajansı’nın kurulmasını hatırlatan Kacır, “Milli Uzay Programı’nın hedeflerini gerçekleştirmek için çalışıyoruz. Türksat 6A ve İMECE gibi projelerle kendi uydularımızı geliştiriyoruz. Türkiye, uzayda bağımsız hareket eden ülkelerden biri oldu,” diye tamamladı.
“`
